MİLLETİN ÇİNKOSU, DEMİRİ EKSİK
İnsan vücudu için gerekli olan besinlerin yeteri miktarda alınması gerekir. Dengeli beslenme sağlık açısından son derece önemlidir. Doğru bir beslenmede karbonhidratlar %50–60, proteinler %12–20, yağlar % 25–30 yer tutarlar. Bununla beraber yeterli su tüketilmeli ve vücudun gereksinimi olan vitamin ve mineraller alınmalıdır. Hastalıklara neden olan risklerin başında yetersiz beslenme gelmektedir.
Ülkemizde bilinçsiz ve yetersiz beslenmeye bağlı sağlık sorunlarının sanılandan fazla olduğu biliniyordu. Ancak son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalar bunu apaçık ortaya koymaya başladı. Türkiye de özellikle kırsal kesimde günlük kalorinin % 70’i tahıllı mamullerden sağlanıyor. O kadar ki Guiness kitabına kişi başına en çok ekmek tüketen ülke rekoruyla girdik.
********
Geçenlerde ajanslara düşen bir haber bu anlamda çok dikkat çekiciydi: Çinko demir ve selenyum gibi minerallerin eksikliği çocuklarda beyin ve zekâ gelişimini, öğrenme yeteneğini engelliyordu. Ayrıca bu maddelerin eksikliği kısırlıktan kansere birçok sağlık sorununun nedeni sayılıyordu.
Ne yazık ki Türkiye toprakları bu minerallerden zengin değil. Bu kapsamda Sabancı Üniversitesi koordinatörlüğünde Devlet planlama Teşkilatı, Çukurova üniversitesi ve Bill Gates vakfınca desteklenen bir “mikro element projesi” başlatıldı. Çünkü Türk Ulusu’nun çinkosu demiri eksik…
Prof. Dr. İsmail Çakmak, Türkiye’de buğdayın diğer ülkelere göre genetik olarak fakir olduğunu topraklarımızda yeterince çinko, demir ve selenyum gibi elementlerin olmadığını açıkladı. Öğütülme sırasında tanenin dış kısmında bulunan az miktardaki çinko ve demirin de kaybolduğunu belirtti. 5 yıl sürecek bu proje sonunda bu minerallerden zenginleştirilmiş tahıl üretiminin nasıl yapılacağı belirlenecek ve üretime geçilecek.
Bu uygulamayı 20 yıldır yapan Finlandiya’da mineral eksikliğinin giderilmesiyle kanser oranlarında büyük oranda düşüş kaydedilmiş.
********
Mineral ya da element denilen şey; canlı ve cansız cisimlerin moleküler yapı taşlarıdır. Mineraller canlılara doğrudan enerji vermeyen maddelerdir. Ancak enerjinin oluşumu ve dokuların sağlıklarını sürdürmesinde etkili katkı sağlarlar.
İnsanlar için günde 100 mg.dan çok gereken kalsiyum, fosfor, magnezyum, sodyum klor gibi minerallere makro mineraller denir. Günde 100 mg. dan az gereken demir, çinko, selenyum, flor ise mikro elementlerdir.
Çinko; bezelye peynir, yumurta, karaciğer, et balık, portakal ve salatada mevcut. Demir minerali; karaciğer, bira mayası, kaba öğütülmüş tahıl ürünleri, baklagiller, brokoli, karnabaharda var. Selenyum ise et, balık, kaba öğütülmüş buğday, bira mayası, sarımsak, soğan sebze ve meyvelerde bulunuyor.
********
Sporcu çocuk ve gençlerin mineral eksilmesi açısından biraz daha çok risk taşıdıkları söylenebilir. Çünkü sportif etkinliğe bağlı olarak bu minerallerin kaybı artabilmektedir. Özellikle demir, çinko, magnezyum, bakır ve krom sportif etkinliğin yoğunluğuyla orantılı olarak azalabilir. Örneğin, demir eksikliğine bağlı “sporcu anemisi (kansızlığı) sık karşılaşılan bir durumdur. Sporcuların mineral gereksinimi daha çoktur.
Sporcunun zeki, çevik ve ahlaklı olması; biraz da çinkoya, demire, selenyuma ve diğer minerallere yani bilinçli ve dengeli beslenmeye bağlıdır.
Türkiye için geliştirilen “mikro element projesi” ise insanlarımızın sağlığı için gelecek kuşakların sağlığı için gerçekten önemli bir girişimdir. Söz konusu kuruluşlara teşekkür ederiz.
27.07.2006 / BURSANIN SESİ GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder