SPOR VE FİZYOTERAPİST
Her yılın 8 Eylülü Dünya Fizyoterapistler günü olarak kutlanmaktadır.
Ülkemizde fizyoterapist yetiştiren ilk “fizyoterapi-rehabilitasyon yüksek okulu” 1961 de Hacettepe Üniversitesinde açılmıştır. Yani 41 yıldır fizyoterapistler vardır.
Bütün dünyada sporcu sağlık ekipleri içinde önemli görevler üstlenen fizyoterapistlerden bugüne kadar yeterince yararlanıldığı söylenemez. Türkiye de görev yapan yabancı antrenörlerin yanlarında fizyoterapistleriyle gelmeleri bazen özendirici olmuş ama zihniyet değişmemiştir. 1990’da yapılan spor şurasında, sporcu sağlığı alanında fizyoterapistlerin yer alması gereğinin önemine her zamanki gibi değinilmekle yetinilmiştir.
Oysa Alman Milli Futbol Takımının hekimi Prof.Dr. M.H.Hess spor sakatlıklarıyla ilgili bir değerlendirmesinde fizyoterapistlik mesleğinin spor için ne ifade ettiğini şöyle belirtmiştir: “Sporda sık rastlanan kötü tedavi sonuçları ve sakatlıkların tekrar etmesi; sadece sporcuların yanlış yönlendirilmesinden, bilinçlendirilmemiş olmalarından değil; aynı zamanda hekim, fizyoterapist, antrenör üçlüsünün birlikte çalışma eksikliğinden kaynaklanmaktadır.”
********
Fizyoterapistlik mesleği sağlık hizmetlerindeki modernite ve gelişmeyle var olan bir meslek olduğu için; bir anlamda o ülkedeki sağlık hizmetlerindeki düzeyin de göstergesidir.
Örneğin, geçen yıl İspanya Almeria’da yapılan Akdeniz oyunlarında 50 fizyoterapist görevliydi. Sağlık organizasyonunun en belirgin yanı ise fizyoterapi ünitelerinin stadyumlarda, kapalı salonlarda ve plaj voleybolu sahalarında yani her yerde kurulu olmasıydı.
Spor fizyoterapistliği modern anlamda 1970’li yıllarda Amerika ve İngiltere’de meslek içi uzmanlaşma olarak başlamıştır.
1978’lerde ülkemizde de ilgi başlamıştır. 1999’da Türkiye’de Spor Fizyoterapistleri Derneği kurulmuştur. (www.sporfzt.org )
Türkiye de mesleği ilk fark eden Trabzonsporun efsanevi antrenörü Özkan Sümer olmuştur. 1984 yılında ilk olarak bir Türk fizyoterapist Trabzonspor’da göreve başlamıştır. Bugün takımlarda fizyoterapist bulunması zorunluluğunun UEFA kriterleri içinde yer alması Özkan Sümer’in ne kadar uzak görüşlü bir spor adamı olduğunun da kanıtıdır.
Bilindiği gibi, UEFA kriterleri olarak bilinen ve kulüplerin standardizasyonunu amaçlayan düzenleme “sporcu sağlık ekibi” kavramını da güncellemiştir. Artık kulüpler, hekim, fizyoterapist ve masör bulundurmakla yükümlü tutulmuşlardır.
Peki, fizyoterapistlerin sporcu sağlığındaki görevi nedir?
Uluslar arası Olimpiyat Komitesi, Tıp Komisyonu olimpiyatlarda yer alacak fizyoterapistlerin sağlık hizmetlerindeki etkinlik alanlarını; “sporcuların sakatlanmalardan korunmasında gerekli önlemleri almak, sahada ilkyardım yapmak ve sakatlanmalar sonrası fizyoterapi-rehabilitasyonu sağlamak” olarak belirlemiştir.
********
8 Eylül Dünya Fizyoterapistler Günü vesilesiyle; tam 41 yıldır ülkemiz için var olan, bütün olumsuzluklara karşın özveriyle hizmet üreten tüm meslektaşlarımızın gününü kutluyoruz.
07.09.2006 / BURSANIN SESİ GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder